Cennetin Yutucusu - Bölüm 1829
Herkese merhaba, ben Midasthefloof.
Bu yolculuğa birlikte başlayalı 2 buçuk yıl oldu. Bu romanı sonuna kadar takip ettiğiniz için, ne hissetmiş olursanız olun, hepinize içtenlikle teşekkür etmek istiyorum.
Romanın harika noktaları, kötü noktaları ve kesinlikle korkunç noktaları vardı. Belki bazılarınız bunun nasıl biteceğini bilmeden devam edemediğiniz için sonuna kadar kaldınız, bazı bölgelerdeki kısmi tren kazasına rağmen… Her iki durumda da, gerçekten bitti! Evet, roman boyunca inişler ve çıkışlar vardı. Her bölümü çevirirken, geri kalanınızın nasıl hissettiğini görmek için her zaman sayısız yorumu görmek için geri gelirdim!
Dokuzuncu Ruh öldüğünde üzüntü, Wu Yu, Nangong Wei tarafından ihanete uğradığında öfke (*Ahem* ve onunla ilgili olan diğer tamamen anlaşılmaz şeyler, kahretsin, birlikte bok olsun!), Wu Yu sonunda Luo Pin’i almayı başardığında mutluluk vb! Bir çevirmen olarak, karşılaşabileceğiniz her duyguyu hissediyorum ve belki de daha fazlası, tüm bu sahneleri senaryoya en uygun kelimelere dökmek zorunda kalıyorum. Sonuç olarak, bazen bir okuyucudan gerçekten farklı olmadığımı hissediyorum, sadece bölümlere en erken erişen 😛
Yine de, devam etmemi sağlayan siz okuyucularsınız! Çevirdiğim bölümlerin bir kısmını ne kadar beğensem de beğenmesem de, hepinizin aynı şekilde hissedeceğinizi ve arkamda olacağınızı biliyorum! Bu nedenle, tüm okuyuculara ve ÖZELLİKLE bu çeviri trenini devam ettiren sponsorlara bir kez daha selam olsun.
Artık her şey bittiğine göre, editör Lucas ve ben daha yeşil otlaklara, Mutlak Rezonans’a geçeceğiz. Bu, bir dönemin sonunu, ancak başka bir dönemin başlangıcını işaret ediyor. Umarım siz okuyucular bana katılmaya ve beni desteklemeye devam edersiniz! Mutlak Rezonans’ın da harika bir okuma olduğunu garanti edebilirim!
Aşağıdaki yorumlarda düşüncelerinizi ve sözlerinizi bana bildirin. Her zaman cevap vermeyebilirim, ancak HER ZAMAN her yorumu takip ediyorum:)
İyi bir tane var!