Büyü Dünyasının Kılıç Tanrısı - Bölüm 1033

Alex, “Kendimi çok kötü hissettim çünkü ne yapacağını tam olarak biliyordum” dedi.

Alex, ne hakkında konuştuğumuzu hatırlıyor musun?” dedi kır saçlı yaşlı bir adam rahat bir sandalyede arkasına yaslanırken.

Alex içini çekti. “Shang benim. Ben Shang,” diye tekrarladı Alex sıkılmış ve alışkın bir ses tonuyla.

“Evet,” dedi yaşlı adam. “Siz ikiniz ikiye bölünmüş olsanız da, ondan önce hala aynı kişiydiniz.”

“Aslında aynı zihinde, bedende ve ruhta yaşayan birden fazla insanın olduğu durumlar vardır, ancak sizin için durum böyle değildi.”

“Shang ne yapıyorsa sen de onu yapıyordun. Tüm sorumluluğu Shang’ın omuzlarına yükleyemezsiniz.”

Alex bir kez daha içini çekti. “Bunu anlıyorum, ama öyle hissettirmiyor. Ne de olsa bunları yapmayı hayal bile edemezdim. Ben bu değilim.”

“Kim olduğun değil, ama kısmen kim olduğun,” diye yanıtladı yaşlı adam.

Belki de geçmişte Shang olduğunu kabul etmek, şu anda Shang’a artık bağlı olmadığını hatırladığında daha kolaydır. Ne de olsa, Ruhunuzun eksik kısımlarını düzelttim. Artık tamamen kendi kişisin.”

Alex tekrar başını salladı. “Belki,” dedi kararsızlıkla.

Sessizlik.

“Ne zaman gidebilirim?” Diye sordu Alex.

“Sana zaten söylemiştim,” dedi yaşlı adam sandalyesinde öne doğru eğilirken, “uzun süreli mutluluk için zorunlu kursunu bitirdikten sonra.”

“Gravitas Akıl Sağlığı Kliniği, Ölümsüzlerin, Tanrıların ve Cenneti Yıkanların Sekstilyonlarını tedavi etti.

Ne yaptığımızı biliyoruz ve neredeyse tüm ölümsüz varlıkların ne tür problemler yaşadığını biliyoruz.”

“En yaygın sorun, gücü bir amaca ulaşmak için bir araç olarak değil, hedefiniz olarak belirlemektir.”

“Senin durumunda, bu intikam ve pişmanlık. Shang’a olan nefretin çok güçlü.”

“İntikamınızı almanın sizin yararınıza olacağına inanıyorum, ancak önce zihninizin intikam sonrası iyileşmesine izin verecek bir zihniyete ulaşmalısınız. Eğer buna sahip değilseniz, sadece boş hissedersiniz.”

Alex tekrar iç çekti. “Anladım. Bunların hepsi benim için en iyisi için.”

Yaşlı adam başını salladı.

Bay Bauer, Arşivci nasıl?” Diye sordu Alex.

“Oldukça iyi,” dedi yaşlı adam kıkırdayarak.

“Geçenlerde Ölümsüz Kral Alemine ulaştı.”

Alex bunu duyduğunda tekrar iç çekmek zorunda kaldı.

Ayrıca Aterium’dan çıkıp gerçekten işlevsel bir Kozmos’a girebilmeyi diledi.

Ama önce terapisini bitirmesi gerekiyordu.

Alex gölgeden Gravitas’ın kartvizitini aldığında, üzerindeki talimatları takip etmiş ve birini aramıştı.

Bir süre sonra, Bay Bauer Aterium’da göründü.

Biraz konuştuktan sonra Bay Bauer, Alex’e gerçekte nerede olduğunu ve Aterium’un ne olduğunu anlattı.

Aterium’un bir Kozmos olduğu, ancak tamamlanmamış bir kozmos olduğu ortaya çıktı.

Kâinatlar aslında Enerji olarak adlandırılan devasa Mana toplarıydı.

Enerji, Enerjiyi Entropi’den ayırma yeteneğine sahip olan ve aslında Ölüm olarak adlandırılan Denge adı verilen bir kuvvetle çevriliydi.

Yıkımın bitmeyen gücüne Vahşet deniyordu ve Kâinatların dışındaki sonsuz Vahşete ise İlk Kaos deniyordu.

İlkel Kaos sonsuzdu ve sadece Cennet Kırıcılar ölmeden hayatta kalabilirdi.

Aterium’un Enerji yoğunluğuna dayanarak, Alex bir Cennet Kırıcının yaklaşık beş büyük Diyarın altındaydı.

Genellikle, Kozmoslar diğer Kâinatlara bağlıydı, ancak belirli bir nedenden dolayı Aterium diğer Kâinatlara bağlı değildi.

‘ Alex, bütün bunların neden olduğunu asla öğrenemeyeceğini düşünmüştü, ama Bay Bauer sadece zamanı geri aldı ve olanlara baktı.

Görünüşe göre, Alex’in şu anda bulunduğu Tanrı Alemindeki biri, Denge ve Enerji hakkında epeyce bilgi edinmeyi başarmıştı ve kendi kozmoslarını yaratmaya karar vermişlerdi.

Ancak, güçleri tamamen işlevsel bir Kozmos yaratmak için çok zayıftı ve iradeleri İlkel Kaos tarafından yok edildi.

Onlar aslında Enerji ile tamamen yalıtılmış bir alan yaratmışlardı ama daha fazla Enerji toplamanın hiçbir yolu yoktu.

Genellikle, Kumoslar bir filtre görevi gören gümüş duvardan Enerjiyi çektiler.

Ama bu burada işe yaramadı.

Aterium’daki gümüş duvar kelimenin tam anlamıyla neredeyse aşılmaz bir bariyerdi ve İlkel Kaostan Enerjiyi filtreleme yeteneğine sahip değildi.

Bu, İlkel Kaos’ta rastgele sürüklenen bu zayıf ve işlevsel olmayan Kozmos’u yaratmıştı.

Hiç kimse Aterium’u bulamazdı.

Eğer Alex’in iç çatışması bir Ölüm Kapısı’nı çağırmasaydı.

Görünüşe göre, Ölüm ile ilgili bir tür sorun vardı ve Ölüm Kapıları, farklı Evrenlerdeki “değerli” insanların önünde belirdi.

Ama görünüşe göre, “koltuk zaten dolu” olduğu için bu hiçbir şeyi çözmeyecekti.

Temelde, sebepsiz ya da amaçsız dünyaları yok eden aptalca ve işe yaramaz bir içgüdüydü.

Birisi tüm Kâinatlar boyunca Ölüm Kapıları ile uğraşıyordu ve Alex o kişiyi görmüştü.

Gümüş gölgeydi.

Ölüm Kapısı olmasaydı, Alex yine de sonsuzluk dolu bir umutsuzlukta sıkışıp kalacaktı. Doğal olarak, Bay Bauer bu tuhaf Kozmos

un yaratılışına baktıktan sonra, onu kendi Kozmos’una basitçe entegre etmişti.

Aterium artık trilyonlarca kat daha büyük olan çok daha büyük bir Kozmos’un parçasıydı.

Ve hepsinden önemlisi, Kozmos’taki enerji azalmak yerine artıyordu.

Aterium, bu Kozmos’ta bir “Yüksek Dünya” olarak bütünleşti ve Aterium’daki Enerji birçok kez çoğaldı.

Şimdiye kadar, dünyada birçok Tanrı ortaya çıktı ve ortaya çıktıklarında, diğer Tanrılarla tanışabilecekleri ve daha da güçlü olabilecekleri bir sonraki dünyaya yükseleceklerdi.

Aterium’un korkunç finali sona ermişti.

Doğal olarak, Bay Bauer, Alex ve Aterium arasındaki bağlantıyı da kesmiş ve Alex’i tekrar tamamen özerk bir insan haline getirmişti.

Ve Alex terapisini bitirdikten sonra, Bay Bauer’in alt dünyalarından birinde tekrar en baştan başlamasına izin verilecekti.

Orada, sonunda bir Cennet Kırıcı olma yolunda büyüme fırsatına sahip olacaktı.

Ve sonra, Alex Shang’ı arayabilir ve intikamını alabilirdi! nywebnovel.com Bay Bauer’e göre, Shang hala hayattaydı ve bir Kozmos’a gidiyordu, ancak oraya varması hala yaklaşık beş milyon yıl alacaktı.

Ek olarak, Shang görünüşe göre seyahatleri sırasında daha da güçlü olmanın bir yolunu bulmuştu.

Alex bunu duyduğunda mutlu oldu.

Shang hala hayatta olduğu için Alex onu kendi elleriyle öldürebilirdi!

İktidar yolculuğuna yeniden başlamak için sabırsızlanıyordu!

Peki, arkadaşını öldürmek üzere olduğunu öğrendiğinde ne hissettin, Jerald?” diye sordu Bay Bauer.

Alex derin bir nefes aldı.

Ama önce terapisini bitirmesi gerekiyordu.

Yaratıcının Düşüncesi’

Birkaç yüz bölüm önce, insanlar “Dostum, acaba onu nasıl kurtaracak” dediler.

Sonra insanlar “Bu Karakter kurtarılmıyor” dedi.

-Warmaisach,